Avrupa Göz Hastalıkları Yeterliliği Diploması (FEBO) ünvanına sahip, Avrupa Oküloplastik Cerrahi Derneği (ESOPRS) ve Türk Oftalmoloji Derneği Oküloplastik Cerrahi Birimi aktif üyesi.
Deneyimli ekibim ve çalıştığım JCI standartlarında akredite hastane ile sağlığınıza önem veriyorum.
Dr. Ayşe Bilge 1998-2004 yıllarında İstanbul Tıp Fakültesi'nde tıp eğitimini, 2004-2009 yıllarında İstanbul Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde uzmanlık eğitimini tamamlamıştır. Oküloplastik cerrahi alanında çalışmak üzere 2009 yılında Moorfields Eye Hospital'da, 2013 yılında Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde bulunmuştur.
Mesleki ilgi alanları oküloplastik cerrahi, katarakt cerrahisi, şaşılık-pediatrik oftalmoloji ve oküler yüzey hastalıklarıdır.
Göz hastalıkları uzmanı olarak, göz sağlığı ve görme fonksiyonlarının korunmasına yönelik kapsamlı tanı ve tedavi hizmetleri sunmaktayız. Birçok alanda modern teknolojiler ve güncel tıbbi yöntemlerle hizmet veriyoruz.
Günümüzde en sık yapılan estetik ameliyatlardan biri gözk apağı estetiğidir. Bu alanda yeterince ehil olmayan kişilerin elinde gerçekleşen cerrahiler yada ameliyat planının uygun olmaması sonucu istenmeyen görünümler oluşabilir.
Göz kapağı estetiği (blefaroplasti), göz çevresindeki yaşlanma belirtilerini gidermek veya doğuştan gelen şekil bozukluklarını düzeltmek için yapılan etkili bir cerrahi işlemdir. Üst ve alt göz kapaklarındaki sarkma, torbalanma ve kırışıklıkların giderilmesini sağlayarak hem estetik hem de fonksiyonel iyileşme sunar. Operasyon, lokal veya genel anestezi altında yaklaşık 1-2 saat sürer ve iyileşme süreci 2-4 haftayı bulur. Fiyatlar, doktorun deneyimi, klinik altyapısı ve operasyonun kapsamına göre değişir. Doğru doktor seçimi ve detaylı bir ön görüşme, başarılı sonuçlar almanın anahtarıdır.
Göz kapakları, göz sağlığı ve görme fonksiyonlarının korunmasında kritik bir rol oynar. Göz kapağı hastalıkları, hem estetik hem de fonksiyonel sorunlara yol açabilir. Bu hastalıklar, erken teşhis ve doğru tedavi yöntemleriyle etkili bir şekilde yönetilebilir.
Katarakt, sağlıklı ve net görüş için gözün önemli elemanlarından biri olan merceğin (lens) saydamlığını kaybetmesidir. En sık sebebi yaşın ilerlemesi iken, travma yada kullanılan bir takım ilaçlar, geçirilen başka göz hastalıkları da katarakt oluşumuna sebep olabilir. Yeni doğan bebeklerde ve çocuklarda da katarakt görülebilir. Günümüzün modern katarakt cerrahisi, korneaya yapılan 2 mm.lik kesiden son derece hassas ve mikroskobik yöntemlerle katarak oluşmuş doğal merceğin çıkartılması, bu işlem yapılırken soğan zarından daha ince olan mercek kapsülünün korunması ve bu kapsülün içerisine çeşitli özelliklerdeki yapay merceğin yerleştirilmesi esasına dayanır. Göz içerisine koyulacak olan mercek ameliyat öncesi teknolojik cihazlarla hesaplanır ve kişiye özel mercek kullanılır. Ameliyat sonrası yıllardır kullanılan monofokal göziçi mercekler hastanın uzakta et görüşe kavuşmasını sağlar ancak yakında gözlük kulanma gereksinimi olurken, son yıllarda hayatımıza giren akıllı mercekler uzak yakın ve orta mesafede gözlüksüz net görüşe olanak verir. Aynı zamanda astigmatı olan hastalarda astigmatı da düzelten torik merceklerle astigmatı da düzeltmek mümkündür. Gözkapağı ameliyatı ve katarakt ameliyatının birlikte yapılıp yapılmayacağı en çok sorulardan biridir. Bu iki ameliyatın birlikte yapılması uygun değildir. Aralarında ortalama 1 ay olması uygundur.
Protez göz, gözünü kaybeden hastalar için hem estetik hem de psikolojik açıdan büyük bir rahatlama sağlar. Kişiye özel olarak hazırlanan protezler, doğal bir görünüm sunar ve göz yuvasının sağlıklı kalmasına yardımcı olur. Düzenli bakım ve kontrollerle uzun yıllar kullanılabilir.
Gözyaşı sistemi, gözlerin nemlenmesini, temizlenmesini ve korunmasını sağlayan önemli bir yapıdır. Bu sistemde meydana gelen bozukluklar, göz sağlığını olumsuz etkileyebilir ve çeşitli semptomlara yol açabilir. Gözyaşı sistemi hastalıkları, gözyaşı üretimi, dağılımı veya drenajı ile ilgili sorunlardan kaynaklanır.
Kişinin gözçevresinde zamanla yada yapısal olarak oluşan gözçevresi kırışıklıkları, cilt gevşekliği, morluklar, kaş arası- alın çizgileri, yanakta çökme ve bu sebeple gözaltının normalden yaşlı görünmesi gibi sorunların tamamı bir bütün olarak ele alınmalıdır. Bu sorunların kişiye özel sadece cerrahi, sadece medikal yada cerrahi-medikal kombinasyonları olarak ele alınması ile tam olarak gözçevresi gençleştirme-güzelleştirme mümkün olabilir.
Çocuklarda görülen göz hastalıkları, erken teşhis ve tedavi edilmediğinde kalıcı görme problemlerine yol açabilir. Bu nedenle, çocukların düzenli göz muayeneleri büyük önem taşır. Çocuk göz hastalıkları, doğuştan gelen veya sonradan ortaya çıkan sorunları kapsar ve genellikle belirtiler ebeveynler tarafından fark edilir.
Göz yüzeyi ve konjonktiva hastalıkları, göz sağlığını doğrudan etkileyen ve yaşam kalitesini düşürebilen bir grup rahatsızlıktır. Bu hastalıklar, gözde rahatsızlık, görme bozukluğu ve hatta kalıcı hasara neden olabilir. Erken teşhis ve tedavi, hastalığın ilerlemesini önlemek ve göz sağlığını korumak için büyük önem taşır.
Merak edilen tüm soruları cevaplıyorum
Alt gözkapağındaki gözyaşı oluğu deformitesi dediğimiz gözaltı morluk ve çöküklüğü durumunda uyguladığımız bir yöntemdir. Bilinenin aksine her gözaltı morluğu hastası bu tedavi çin uygun olmayabilir. Aslında kullandığımız yüzün diğer bölgelerinde kullanılan dolgulara benzer özelliktedir. Ancak göz çevresi hassas anatomik özellikleri nedeni ile özellikli ürün ve teknik kullanımı gerektirir. Uygun hastalarda harikalar yaratır.
Özellikle genç yaştaki hastalarda önerdiğimiz bir cerrahidir. Hastada tek sorun gözaltındaki torbalanma ise, beraberinde cilt sarkması, kapak gevşekliği gibi sorunlar yoksa, gözkapağı arkasından yapılan gizli bir kesi ile ameliyat yapılır, herhangi bir cilt izi oluşmaz.
Bu ameliyat ile ilgili varolan bu yaygın kanı doğru değildir. Güncel cerrahi yöntemlerle, kişinin kendi gözü yüzeyinden alınan ince bir zar şeklindeki yama (otogreft) kullanılarak uyguladığımız cerrahi yöntem ile tekrarlama riski sıfıra yakındır.
MD, FEBOphth.
Günümüzde göz hekimliğinin bilimsel bilgisi bir kişinin kucaklayamayacağı kadar geniştir. Bu yüzden ülkemizde ve gelişmiş ülkelerde bir çok akademisyen göz hekimi, göz hekimliğinin belli dallarında uzmanlaşmış olarak çalışmaktadır. Bu sayede, hastalara daha kaliteli ve güvenli bir sağlık hizmeti sunulmaktadır.
Dr. Ayşe Dolar Bilge de mesleki ve akademik çalışmalarını göz hekimliğinin belli alanlarında yoğunlaştırmıştır. Bunlar:
Oküloplastik cerrahi (gözkapağı estetik ve fonksiyonel cerrahileri)
Lakrimal cerrahi (gözyaşı yolları hastalıkları)
Katarakt cerrahisi (premium mercekler)
Şaşılık tedavisi ve cerrahisi
Oküler yüzey hastalıkları’dır.