Göz kapakları, göz sağlığı ve görme fonksiyonlarının korunmasında kritik bir rol oynar. Göz kapağı hastalıkları, hem estetik hem de fonksiyonel sorunlara yol açabilir. Bu hastalıklar, erken teşhis ve doğru tedavi yöntemleriyle etkili bir şekilde yönetilebilir.
Kabarık bir kitle veya iyileşemeyen bir yara şeklinde kendini gösterir. Gözkapağında büyüyen kitleler bir göz doktoru tarafından değerlendirilmelidir. Gözkapağı tümörleri iyi veya kötü huylu olabilir. Deneyimli bir göz doktoru, çoğu hastada, muayene sırasında, çıplak gözle ve mikroskopla baktığında bu ikisini ayırt edebilir. Ancak kesin tanı patolojik incelemeden sonra konur. Kötü huylu tümörler yaşlılarda daha sık görülür. Olası etkenleri, güneş ışığı, kalıtımsal yatkınlık ve sigara kullanımıdır. Tercih edilen tedavi yöntemi, ameliyattır. Ameliyatta tümör çıkartılır ve çevresindeki dokularda tümör hücresi kalıp kalmadığı biyopsiyle kontrol edilir. Tümör çıkartıldıktan sonra oluşan gözkapağı kaybı onarılır. Onarım hem işlevsel hem de görünüm açısından başarılı olmalıdır. Ameliyat hastanın arzusuna ve tümörün büyüklüğüne göre lokal veya genel anesteziyle yapılabilir. Hastalar aynı gün veya bir gün yatıştan sonra taburcu edilir. Kapak tümörlerinin cerrahi tedavisi deneyimli göz doktorları tarafından yapılmalıdır. Başarısız ameliyatlar tümörün tekrarlaması, görünüm bozukluğu, gözün zarar görmesi ve tümörün göze veya vücudun başka bölgelerine yayılması gibi istenmeyen sonuçlar doğurabilir.
Üst gözkapağının düşüklüğü tıp yazınında “blefaroptozis” olarak adlandırılır. Doğuştan olabilir veya sonraki yıllarda ortaya çıkabilir. En sık nedeni, üst gözkapağını kaldıran kasın (m. levator palpebra süperior) iyi gelişmemiş olmasıdır. Diğer nedenleri, yaşlılık, göz ameliyatları, sinir felçleri ve yaralanmalardır. Düşük gözkapağı, görme alanının üst tarafının görülmesini engeller ve göze giren ışığı azaltır. Doğuştan şiddetli kapak düşüklüğü, göz tembelliği ve astigmatizmaya neden olabilir. Kapak düşüklüğü sıklıkla ameliyatla tedavi edilir. Ameliyatlar erişkinlerde lokal, çocuklarda genel anestezi ile yapılır. Ameliyatta gözkapağını kaldıran kas kısaltılarak güçlendirilir veya alın kaslarına askı ameliyatı yapılır. Ameliyat dikiş izi kalmayacak biçimde yapılır. Hastalar aynı gün veya ameliyattan sonraki gün taburcu edilir.
Sıklıkla alt gözkapağında görülür. Dış görünüm bozukluğu, gözde kızarıklık ve sulanma, yanma hissi, çapaklanma gibi yakınmalara neden olur. Ektropiyonun önde gelen nedeni yaşlılıktır. Yaşlanmanın etkisiyle gözkapağının kemiklere tutunmasını sağlayan bağlarda gevşeklik olur. Bunun yanısıra gözkapağını açan ve kapatan kaslarının kuvvetleri arasında dengesizlik oluşur. Alt gözkapağının estetik ameliyatlarından sonra görülebilir. Bu durumda nedeni sıklıkla kapak cildinin aşırı kısaltılmasıdır. Bazen yaralanmalar ve tümörler kapağın dışa dönmesine yolaçar. Tedavisi cerrahidir. Ameliyat erişkinlerde gözkapağının uyuşturulması (lokal anestezi) ile yapılır. Hasta aynı gün taburcu olabilir. Ameliyattan sonra nüks çok nadirdir.
Sıklıkla alt gözkapağında görülür. Dış görünüm bozukluğu, gözde kızarıklık ve sulanma, yanma hissi, çapaklanma gibi yakınmalara neden olur. Ektropiyonun önde gelen nedeni yaşlılıktır. Yaşlanmanın etkisiyle gözkapağının kemiklere tutunmasını sağlayan bağlarda gevşeklik olur. Bunun yanısıra gözkapağını açan ve kapatan kaslarının kuvvetleri arasında dengesizlik oluşur. Alt gözkapağının estetik ameliyatlarından sonra görülebilir. Bu durumda nedeni sıklıkla kapak cildinin aşırı kısaltılmasıdır. Bazen yaralanmalar ve tümörler kapağın dışa dönmesine yolaçar. Tedavisi cerrahidir. Ameliyat erişkinlerde gözkapağının uyuşturulması (lokal anestezi) ile yapılır. Hasta aynı gün taburcu olabilir. Ameliyattan sonra nüks çok nadirdir.
Üst gözkapağı normalde gözün renkli kısmını 1-2 mm örter. Gözkapağının daha fazla açık olması anormaldir. Sıklıkla tiroidle ilişkili göz hastalığına (tiroid orbitopati) bağlıdır. Yüz felci ve kapak yaralanmalarına da bağlı olabilir. Gözde kuruma, batma, yanma gibi yakınmalara neden olabilir, hastanın görünümünü etkiler. Geceleri gözün açık kalmasına neden olabilir, bu yüzden kornea tabakası zarar görebilir. Tedavi için tıbbi ve cerrahi yöntemlere başvurulur. Cerrahi tedavi gereken hastalarda gözkapağını açan kaslar zayıflatılır. Sıklıkla lokal anesteziyle yapılır ve hasta aynı gün taburcu edilir.
Göze kirpik batması son derece rahatsız edici bir durumdur. Çok çeşitli nedenlere bağlı olabilir: göz yüzeyi hastalıkları, iltihaplar, kapak yaralanmaları gibi. Bazı bebeklerde gözkapağının yapısı nedeniyle doğuştan olabilir. Kirpiklerin göz yüzeyine temas etmesi, gözde batma-yabancı cisim hissi, ağrı, kızarıklık, sulanma, çapaklanma ve ışıktan rahatsızlığa neden olur. Kirpik batmasının şiddeti batan kirpik sayısı ile orantılı olarak değişken olabilir. Kirpikler tek tek veya kapağın bir kısmı boyunca bölgesel olarak veya tüm gözkapağı boyunca içe dönük olabilir. Kirpik batmaları gözün ön yüzündeki saydam tabakalarda (konjonktiva ve kornea) ciddi hasarlara ve görme kayıplarına yol açabilir. Tedavi için az sayıda kirpik varsa, laser ışınıyla kirpik kökü yakılabilir. Ancak çoğu hastada cerrahi müdahale gerekir. Cerrahi tedavi, erişkinlerde genellikle lokal anestezi ile yapılır. Hastalar genellikle aynı gün taburcu olabilir. Ameliyattan sonra nüks nadirdir.
Göz kapağı hastalıklarının yaygın belirtileri şunlardır:
Tanı için detaylı bir göz muayenesi ve gerekirse görüntüleme yöntemleri kullanılır.
Göz kapağı hastalıkları, erken müdahale ile kolayca tedavi edilebilir. Herhangi bir belirti fark ettiğinizde, vakit kaybetmeden bir göz doktoruna başvurmanız önemlidir. Sağlıklı gözler, kaliteli bir yaşamın temelidir!